Milyonlarca insan… Demokrasinin, ucuzun ucuzu yemleyip, köleleştirdiği figüranlar olarak… Bir festival turuna, hele koynuna koyulacak bir rumen kızına, bir helâlliğe, bir maç biletine, bir kalıp beyaz peynire, bir şişe zeytin yağa, bir tabak pilâva, bir kâse çorbaya, bir dilim ekmeye, ne yapsın, gidiyor, tav oluyor, teslim oluyor. Düşünün şimdi, fazla fazla, yuvarlak yüz milyon dolar, yüzde yedi oyu satın alabildiğine göre, demek ki, dört yüz milyon dolara, TBMM’de iktidar olacak kadar çok sandalye edinmek, mazallah ama, işte mümkün çıkıyor…O zaman, “Hakimiyet, kayıtsız şartsız dört yüz milyon doların” oluyor!.. Dünyanın başına musallat olmuş, okyanus aşırı fırıldakçılar için bu, çerez parası; beyler tükürdüklerinde bu mertebede meblağlar tükürürler… Bir şey mi?.. Ama onlar tükürdüklerinde, buralarda, “Yarabbi şükür diyecek”, çok zavallı var… Kaynak: Prof. Dr. Tolga Yarman