Ana içeriğe atla

Kayıtlar

2010 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

"yaşamın kıyısında"dan

Goethe'nin devrime karşı olmasının nedenleri ahlaki değildi, sadece ani ve köklü değişimlerin düzensiz ve kontrol edilemez olduğunu düşünüyordu. İki sözü bunun nedenlerini belirgin bir şekilde ortaya koyuyor. Birincisi, "Kim ister ki bir gülün kış ortasında açmasını"? Her şeyin bir zamanı var: Yaprağın, tomurcuğun, çiçek açmanın. Ancak ahmaklar böyle çağdışı bir heyecana kaptırırlar kendilerini. İkincisi, "Devrime karşıyım, çünkü getirdiği yenilikler kadar eski ve bilindik değerleri de alıp götürüyor".

Bi gün şarap için

Bi gün şarap için anam, "bu, anamın yaptığı sirke gibi kokuyor" dedi. Aşagidaki fikraya rastlayinca bu olay aklima geldi. Halka şarap içmeyi yasakladığı halde kendisi sıkı bir şarap tutkunu olan Padişah IV. Murad birgün bir Bektaşi tekkesini ziyaret etmiş. Tekkenin mahzeninde içi dolu fıçılara rastlayınca, karşısında el pençe divan duran tekke şeyhine sormuş: "Bre bu nedir? Burada şarap mı imal idersüz? Günah olduğunu bilmez misüz?" Şeyh, boynunu bükmüş: "Haşa, hünkarım... Biz üzümü ezer, suyunu sıkar, fıçılara koyarız. Bundan sonrası Allah'a kalmış. Bazen sirke olur, bazen şarap... Allah'ın işine karışacak halimiz yok ya!"

HAKSIZ YÖNETİME KARŞI

Bu kitap Resistance to Civil Governement adlı yapıtın tam çevirisidir. ÖNSÖZ Henry David Thoreau (1817-1862), Massachusetts Devleti'ne bağlı Concord adlı küçük bir kasabada doğup büyüyor, dört yıllık Harvard Üniversitesi'ndeki öğrenimle birkaç kısa gezi dışında, bütün ömrü orada geçiyor. Harvard'ı bitirir bitirmez bir ortaokula öğretmen oluyor ama, öğrencilere dayak atmadığı için okul yöneticileriyle kavga edip ayrılıyor. Bir iki hafta süren öğretmenlik bu mesleğe bağlanmasına yetiyor ve kardeşiyle birlikte özel bir okul açıyor. Zamanı için ileri bir adım olan dayaksız eğitim sistemini uygulayan okulu büyük ilgiyle karşılanıyor. Ne yazık ki, iki buçuk yıl sonra, kardeşinin ölümü üzerine Thoreau okulu kapatmak zorunda kalıyor. Thoreau o sıralarda ünlü filozof Emerson'la tanışıyor ve bir süre onun evinde kalıp yazmanlıktan bahçıvanlığa kadar her türlü işte çalışıyor. Bir ara, köleliği sürdürüyor ve Meksika'ya karşı açtığı haksız savaşı durdurmuyor diye Amerikan yö...

TEMBELLİK HAKKI

ÖNSÖZ Bay Thiers, İlköğretim Komisyonu'nda (1849) şöyle diyordu: "Papaz sınıfının etkisini alabildiğine güçlendirmek istiyorum. Çünkü, insana 'keyfine bak' diyen felsefeyi değil, ona bu dünyada acı çekmek için bulunduğunu öğreten iyi felsefeyi yayma bakımından güveniyorum papaz sınıfına." Bay Thiers, yırtıcı bencilliğini ve dar kafalılığını temsil ettiği kentsoylu sınıfının ahlakını dile getiriyordu. Kentsoylu sınıfı, papaz sınıfının desteğindeki soylulara karşı savaşırken, özgür düşünceyi ve tanrıtanımazlığı göklere çıkarıyordu. Ama, üstünlük kazanır kazanmaz, tutumuyla birlikte ağız da değiştirdi. Bugün, ekonomik ve politik üstünlüğünü dine dayamaya çalışıyor. 15. ve 16. yüzyıllarda, putataparlık geleneğine dönüyordu sevine sevine ve Hıristiyanlığın kınadığı ten isteklerini, tutkularını yüceltiyordu. Günümüzde gırtlağına kadar mala mülke ve zevke batınca, Rabelaisler, Diderotlar gibi düşünürlerinin öğretilerini yadsıyor ve ücretlilere perhiz öğüdü veriyor....