Ana içeriğe atla

Kayıtlar

Mart, 2009 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

Robert Kearns

Robert William Kearns (March 10, 1927 - February 9, 2005) was the inventor of the intermittent windshield wiper systems used on most automobiles from 1969 to the present. His first patent for the invention was filed on December 1, 1964. Kearns won one of the best known patent infringement cases against Ford Motor Corporation. Having invented and patented the intermittent windshield wiper mechanism, which was useful in light rain or mist, he tried to interest the "Big Three" auto makers in licensing the technology. They all rejected his proposal, yet began to install intermittent wipers in their cars beginning in 1969.

Giordano Bruno

Giordano Bruno adlı bir yazar-düşünür, 1600 yılında şöyle demiştir: Tanrı, iradesini hâkim kılmak için yeryüzündeki iyi insanları kullanır. Yeryüzündeki kötü insanlar ise kendi iradelerini hâkim kılmak için Tanrı'yı kullanırlar.

Eğer bir dine inanıyorsanız, binlerce dini reddediyorsunuz

Eğer bir dine inanıyorsanız, binlerce dini reddediyorsunuz. Kaç Hıristiyan Kuran okumuştur veya kaç Müslüman İncil okumuştur? Hiç adını duymadığımız dinler de cabası… Stephen F. Roberts bu durumu şöyle açıklar: “Bence temelde ikimiz de dinsiziz. Sadece ben, senden bir tane fazla dini daha reddediyorum. Sen diğer tüm olası dinleri neden reddettiğini anladığın zaman, benim de neden senin dinini reddettiğimi anlarsın.”

mototaksi (mototaxi)

Ulasim'da neden motosikletler kullanilmiyor? Ucuz ve hizli bir çözüm olabilir. Paris'te bunu düşünmüşler ve 2001 yilinda Motocab ile böyle bir uygulamaya başlamışlar. Tabii ki yağmurluk, kasko, hijyenik kask, eldiven vs gibi ayrintilari atlamadan. Trafiğe takılmadan ucuz ve zevkli bir yolculuk.

Türkiye'deki demokrasi Üzerine

Milyonlarca insan… Demokrasinin, ucuzun ucuzu yemleyip, köleleştirdiği figüranlar olarak… Bir festival turuna, hele koynuna koyulacak bir rumen kızına, bir helâlliğe, bir maç biletine, bir kalıp beyaz peynire, bir şişe zeytin yağa, bir tabak pilâva, bir kâse çorbaya, bir dilim ekmeye, ne yapsın, gidiyor, tav oluyor, teslim oluyor. Düşünün şimdi, fazla fazla, yuvarlak yüz milyon dolar, yüzde yedi oyu satın alabildiğine göre, demek ki, dört yüz milyon dolara, TBMM’de iktidar olacak kadar çok sandalye edinmek, mazallah ama, işte mümkün çıkıyor…O zaman, “Hakimiyet, kayıtsız şartsız dört yüz milyon doların” oluyor!.. Dünyanın başına musallat olmuş, okyanus aşırı fırıldakçılar için bu, çerez parası; beyler tükürdüklerinde bu mertebede meblağlar tükürürler… Bir şey mi?.. Ama onlar tükürdüklerinde, buralarda, “Yarabbi şükür diyecek”, çok zavallı var… Kaynak: Prof. Dr. Tolga Yarman

"Güneşin Oğlu" Filminden

"Yok yok, bu sefer kendimi hayata yada zamana bırakacak değilim. Bu sefer kararları ben vereceğim." İşte, bir insanın düşebileceği en ulvi hata: kibir. Herşeyin en iyisini kendinin bildiğini düşünürsün. Her zaman kazanacağından eminsindir. Başka insanların hayatlarının senin için hiçbir önemi yoktur. Onlar, sen varsın diye vardırlar, sen daha iyi yaşa diye. Hatta bazen seni o kadar rahatsız ederler ki bunların sayısı ne kadar az olursa okadar iyi dersin kendi kendine, bu yüzden de hastalıklı bir meydan okuma içinde ordan oraya saldırır durursun ve bu uğurda yalan üstüne yalan söylersin. Ve bu yalan bazen o kadar büyür ki kendine bile inanırsın. Ve zamanla kendini kandırman imkansız hale gelir. İşte o zaman bi tane daha kendine ihtiyaç duyarsın, senin gibi olmayan ikinci birine mesela bir kadına. İnsanlar yaşlandıkça bazı şeyleri daha iyi anlar derler. Hayatım boyunca bir mucize bekledim, gerçek üstü bir olay. Fakat mucizenin içine o kadar çok baktım ki şimdi beni ancak ge...